http://ari-magazin.com/resimler/banner/tuerkiyemfm.jpg

Türkce
  • Font size:
  • Decrease
  • Reset
  • Increase

Hayallerimiz ve hayat tarzımız…- Mehmet Emin

Hayallerimiz ve hayat tarzımız…

 

Köşe yazarımız Mehmet Emin

 

Bazen insan  yalnız olduğunda bir sürü hayaller aleminde gezinir,  makam, söhret, para,nam veya olmak istediği yerlere kendi kendince kurumlar içerisinde uçar.

Tabiki düşüncelerimizi kimse engelliyemez, hayal kurmak parayla olmadığı gibi,  kimseye de zararı olmaz. Ama şu da bir gercektir : Hayallerimizde bir an olsun o mutluluğu yaşamak bizi sevindirir  ve bir günün “belki”lerine umut vererek, hayallerimiz   bizi hayat mücadelemizde daha azimli ve istikrarlı yapmaya iteler. Hedefe uzak olmamıza rağmen,  sanki hedeflerimize yakınmış gibi ümitleniriz.  Hayallerimizde uzaktaki hedeflerimizi yakınlaştırırız ve bu da ruhumuza heyecan verir.

Bizler hayata iyi tarafından bakarak adımlarımızı azimli ve istikrarlı şekilde atmalıyız. Bunu yaparken eksi ve artılarıyla her konuyu hesaplayarak,  etrafımıza, çevremize zarar vermeden, başarı merdiveninin basamaklarını kırıp yıkarak değil de, sevgi ve saygı tohumları ekerek  çıkmamız lazım.

Hayatımızın her safhasını nereden nerelere geldiğimizi, neydim ne olduğumuzu unutmadan bilinçli ve irademizi kullanarak yaşamalıyız  ve bunların idraki içinde bir yaşam tarzını benimsemeliyiz .  Aksi takdirde kendimize olan saygınlığımızı kaybederiz ve yaşamımız bize zor gelir.  Mutlu olamayız ve yakınlarımızı da mutlu edemeyiz.

Toplumumuza, ailemize,ticaret yaptığımız kışlere, arkadaşlarımza, saydıklarımıza, sevdiklerimize, küçüklerimize, büyüklerimize, bizden olan veya olmayana, dini, milleti, rengi, eğitimi ne olursa olsun, doğrulukla, saygıyla, hile ve hırsızlıktan uzak, hoşgörüyle, anlayışla, Hakk’i Hak bilip davranmalıyız. Haksızlıklara boyun eğmemeliyiz.  Demokratik şekilde yaşamalı ve yaşatmalıyız.

Herkes üzerindeki görev ve sorumluluğu,  kendisine olan saygınlığını yitirmeden bu erdemleri önce kendisinden başlayarak, yaşam tarzına sokarsa, uzaklardaki hedeflerini çok yakınında hisseder, hayata pozitif bakar ve etrafının saygı ve sevgisini kazanır, genç nesillere güzel bir örnek olur.

Malum olduğu gibi dünyanın  toz pembe olmadığını,  her nefes alıp verdiğimizde hissediyoruz, ama şunu da unutmamalıyız ki,  alıp verdiğimiz her nefes, bizim kaybettiğimiz ve geri alamıyacağımız, bir saniyelik zaman birimidir. “Keşke”leri de yaşamakla  beraber, her yönüyle güzel olan hayatımızın her nefesinin kıymetini bilelim. Kötülük ve karamsarlık yerine ruhumuza güzel şeyler dolduralım.

Biliyoruz ki  irademizi kullandığımız takdirde , hayatımızda güzel ve hoş olmamasına rağmen benimsediğimiz  her ne varsa, belirli bir zaman  sonra terkedebiliyoruz ya da terketmişizdir.  En iyisi bizi ve hayatımızdakileri geren her ne fenalık varsa onları uzaklaştırmalı ve ruhumuzda rahatlık ve huzur veren erdemlere, hayatimizda sağlam karakterlere yer vermeliyiz.

Sizlere gönüllerinizi rahatlatıcı duygular, sağlık, mutluluk, neşe, bol kazanç, sevdiklerinizle saygı ve sevgi içinde bir hayat diler ve  güzel hayallerinizin gerçekleşmesini dilerim.  Sevgilerimle….

Mehmet Emin

 

 

Saygıdeğer İşadamlarımız ! Farkedin ne olur bu gizli hazineleri..- Dilek Baykal.

 Saygıdeğer İşadamlarımız !  Fark edin ne olur bu gizli hazineleri...

 

 KÖŞE YAZARIMIZ  DILEK BAYKAL

 

Saygıdeğer İşadamlarımız !  Fark edin ne olur bu gizli hazineleri...

 

Ben bu şehirde nefes alamıyorum diyenlere şaşırmamam mümkün değil !

Nasıl da nefes alıyor aldırıyor bu şehir onunla birlikte nefes almasını bilene.

Bu kez ne kahve, ne de çay içmeden fırladım evden. Beni bekleyen 11 tane minik yürek varken vakit kaybetmeye tahammülüm yoktu. Daha bir saat önce İstanbul 'dan dönen kendi prenseslerimden özür dileyip (  Münih Türkgücü Ataspor)  C Grubu  genç futbulcularıyla sabah kahvaltısında buluşmak üzere Özdeveli Pide salonunun kapısında aldım soluğu... Işte yine nefes nefese !  

Yine nefes nefese heyecanla kapıyı açtığımda  beni  Teknik sorumlu  Şahin bey  güler yüzüyle içeri buyur etti. Masanın etrafına dizilmiş meraklı soran gözlerle bekleyen 13-15 yaş grubu futbolcularıyla  tek tek tanışmanın, sıcacık sevgi dolu  elleri avucumda hissetmenin, saygıyı hürmeti o çocuklarda görmenin huzuruyla masadaki yerimi aldım..

Nedense  yüreğim bir tuhaf oldu, güzel anılara dalıverdim birden..Eskileri konuştuk Şahin beyle kuruluşu , bugünlere taşınışı,  verilen emekler, değerli şahsiyetler... Kimler gelip geçmemişti ki tarihinden Münih Türkgücü'nün !

Erhan Önal , Savaş Koç ilk akla gelen isimlerdir ya unutulmayan yöneticileri ;  rahmetle anmadan geçemiyeceğim:  Eti Çeliktin, Akşit Gürfırat , Mesut Baba:  Hayatta olan  Ziya Boztepe, Ergün Berksoy, Saffet Çavuşoğlu,  hepsi bir anda  geçiverdi gözümün önünden siyah beyaz film şeridi gibi.

Aynı Osmanlı imparatorluğu gibi bir dönemdi Türk Gücü'nün yaşadığı: kuruluş , yükseliş , gerileme dönemi ve Son....

Yeniden doğuş; küllerinden doğan Anka kuşunu anımsatırcasına oldu....

                                                ( MÜNİH TÜRKGÜCÜ ATASPOR )

Gaye !   Başarı, bütünleşmek,  yarınlara güvenle bakabilen gençler yetiştirmek.....

Genç Takımı C grubu Sorumlusu Şahin beyin açıklamaları öylesine açık ve nettiki ; Çekirdekten futbolcu yetiştirmek ,  küfürden , kavgadan , şiddetten uzak tutmak , birlik ve beraberliğin simgesi saygı ve hürmetin en güzelini doğrusunu  bu gençlere öğretebilmek , onları başta  Vatanımıza , bulundukları ülkeye , topluma kazandırmayı ilke edinen bundan ötürü gecelerini gündüzlerine katan fedakar hocalarının  , Antrenör leri Metin hoca, Mustafa hoca, bir baba şefkatiyle tek tek onlarla ilgilenmeleri  onların hoşgörü çerçevesi içinde antreman yapmalarını, birbirleriyle yardımlaşmalarini, arkadaşlığı , dostluğu bıkmadan usanmadan tekrarlamaları gözümden kaçmadı.. Hepside itaatkar, saygı dolu bakışlarla hocalarından gelecek tek bir işareti bekleyen, direktifleri büyük bir özveriyle yerine getiren bu genç futbolcuları gururla izledim. Onların maç esnasında birbirleriyle yardımlaşarak 6 gol atmaları bu kez bu başarıyı birbirlerini sıkıca sarılarak kenetlenerek kutlamaları gerçekten beni nefes nefese bıraktı....

Eksikler vardı gözümden kaçmayan; yoktu bu gençlerin aileleri, yoktu... Maçta yalnızdılar... Hocaları ve birkaç seyircinin dışında aileler yoktu !

Şahin beyin de belirttiği gibi en büyük destek ailelerdi ve Takımın As yöneticileri !

Onlarda ihmal ediyorlardı bu elmas gibi işlenen gençleri. Halbuki arada bir gelseler emindi herşey çok daha güzel ve verimli olacaktı , coşacaktı bu gençler sahada , daha da başarıya koşacaklardı...  Bir de  saygıdeğer İşadamlarımız !  Lütfen gençlere daha bir eğilelim, onlar geleceğin Mesut Özil , Nuri Şahin , Hamit' leri ve çok tabiki Türk Futbol Federasyonu sizler de sayın görevliler burada yetişen bu çocuklarmıza sahip çıkın, bunlar hepsi çekirdekten yetişiyor,  yirmi yaşından sonra futbolcu olmuyorlar... Fark edin ne olur bu gizli hazineleri... Onlar sizlerin de çocukları ...

Ben buradan sesleniyorum! Sevgili anne ve  babalar, çocuklarınızı lütfen getirin, bu nadide hocaların ellerine teslim edin, korkmayın herşey değişti, küfür , şiddet , kavgasız bir ortam... Gelin onları izleyin,  sizin varlığınız orada onlari izliyor olmanız onlara apayrı bir gurur verecektir.

Ben bugün çok duygusal anlar yaşadım, yine nefes nefes Münih... Anılar siyah beyaz..

Gelecek vaat eden pırıl, pırıl yürekler,  saygılı disiplinli sevgi dolu... Fedakar hocalarıyla bu nadide futbol takımımıza başarılar diliyor, böylesine bir güzel günü bana hediye ettikleri golleriyle daha da bir perçinliyen gençlerimize hayat yollarının ışık dolu olması dualarımla yanlarından ayrılıyorum.

 

 

 

 

Yazarın Diğer Yazıları

 

ari-magazin.Com